TANIMI VE YAŞAYIŞI
Erginler genel olarak kahverenginde, boyları 6-8 mm’dir. Vücutlarının üzeri kahverenginin değişik tonlarında hafif lekelidir. Ağız parçaları kısa ve geniş, hortum şeklindedir. Sert kanatlarının kapladığı abdomen ovaldir. Üst kanatlarının altında ayrıca zar kanatlar bulunmadığından uçamazlar. Asma üzerinde bulundukları yerde rahatsız edildiklerinde kendilerini toprağa atarak hareketsiz bir durumda kalır ve ölü taklidi yaparlar. Larvaları beyazımsı-krem renginde veya açık sarı, baş kapsülü açık kahverengindedir. Vücut "C" şeklinde hafifçe kıvrılmış, tombulca olup gelişmesini tamamladığında boyu 7-8 mm, eni 2.5-4 mm’dir. Pupa, beyazımsı-krem renginde, boyu 7-8 mm, eni 2.5-4 mm’dir. Pupaları serbest pupa tipindedir. Kışı larva döneminde, toprakta 5-10 cm derinlikte, asma veya yabancı otların kökleri yakınında, toprak içinde hazırladıkları bir yuva içerisinde geçirir. Kışladığı yerden çıktıktan sonra çeşitli bitki kökleri ile beslenen larvalar, nisanın ilk günlerinden itibaren toprakta hazırladıkları bir yuva içerisinde pupa olurlar. İlkbaharda salkımlarda çiçek tomurcuklarının ayrılmaya başladığı dönemde, iklim şartlarına bağlı olarak genellikle nisanın ortalarından veya son haftasından itibaren ilk erginler görülür. Gündüzleri, asmanın kök boğazı ve yakın çevresindeki toprakta, asmanın gövdesinde, kabuk altlarında, yarık ve çatlaklarda gizlenir. Geceleri faaliyete geçer, asmalara tırmanarak sürgünlerdeki taze yapraklar ve filizlerle beslenir. Yoğunluklarının yüksek olduğu durumlarda salkımlardaki çiçek tomurcuklarını yerler. Daha sonraları taze yapraklar ile beslenmesini sürdürürken bu arada çiçek sonrası dönemde henüz tutmuş saçma tanesi iriliğindeki tanelere de zarar verir. Salkımlardaki beslenme, tane ve tane sapı dokusunun sertleştiği, tanelerin bezelye büyüklüğüne yaklaştığı döneme kadar sürer. Ergin popülâsyonu, mayısın ilk iki haftası içerisinde en yoğun olarak görülür. Zararlı bir süre daha yapraklarda beslendikten sonra, genellikle haziran başlarında ergin faaliyeti ve popülâsyonu düşüş gösterir. Yumurtalarını asmaların dibine veya toprak içerisine bırakır. Çıkan larvalar toprağa geçer ve yılsonuna kadar bitki kökleri ile beslenir. Toprak içerisinde yaptığı odacıkta pupa olur. Ertesi ilkbaharda erginler çıkar. Yılda 1 döl verir.
ZARAR ŞEKLİ, EKONOMİK ÖNEMİ VE YAYILIŞI
Esas zararı erginler yapar. Erginler, çiçek tomurcuklarının ayrıldığı dönemden, tanelerin yaklaşık olarak bezelye büyüklüğünü aldığı döneme kadar gözleri, filizleri, taze yaprakları, salkımda kısmen açılmak üzere olan çiçek tomurcuklarını, yeni tutmuş veya saçma tanesi iriliğine erişmiş taneleri ve tane saplarını yemek suretiyle zararlı olur. Salkımlarda tane kaybına yol açan beslenme şekli, asıl zararı oluşturur. Salkımlar, zarar sonucunda çok seyrek taneli olarak teşekkül eder. Yoğunluğun yüksek olduğu durumlarda, üzerinde hiç tane bulunmayan veya sadece birkaç tane bulunan "salkım iskeletleri" görülebilir. Böylece zarar doğrudan ürüne yönelik olup, %100’e varan oranlarda kadar yükselebilir. Zararlı, yapraklarda damar aralarını, sadece yaprak damarları kalacak ve dantel görünümlü olacak şekilde yer. Bazen de yaprak sapından uzunlamasına beslenir ve yaprağın tamamen kurumasına neden olurlar. Bununla birlikte zararlının yapraklara verdiği zarar, salkımlara verdiği zararın yanında önemli değildir.
KONUKÇULARI
Ülkemizde asmada saptanmıştır.
DOĞAL DÜŞMANLARI VE ETKİNLİKLERİ
Ülkemizde doğal düşmanları bilinmemektedir.
MÜCADELESİ
Kültürel Önlemler
Zararlının görüldüğü bağlarda asmaların gövde ve kalın dalları üzerinde gelişigüzel çıkan obur sürgünler, tanelerin bezelye büyüklüğüne yaklaştığı döneme kadar koparılmamalıdır. Yaprak seyreltme işlemi de belirtilen bu fenolojik döneme kadar yapılmamalıdır
Mekanik Mücadele
Zararlının asmaya yerden tırmanması dolayısıyla asmaların kalın dallarına yapışkan bir macun, çepeçevre sürülerek erginler yakalanabilir. Bir başka yöntemde ise, bulaşık olduğu bilinen asmaların gövdelerindeki kabuklar sıyrılır. İki ucu açık hale getirilmiş 30 cm uzunluğunda kesilmiş kargılar hazırlanır. Bir ucu asmanın kök boğazından 5-10 cm uzaklıkta, kargının 1/3 ü toprağın içinde kalacak şekilde saplanır. Kalan 2/3 uzunluktaki kargının diğer ucu asma gövdesine dayandırılır. Bu şekilde asma başına bir adet olmak üzere kargılar yerleştirilir. Her gün öğle saatlerinde kargılar sökülür. İçine bir çomak sokularak yakalanan erginler dışarı çıkarılır ve öldürülür.
Kimyasal Mücadele
İlaçlama zamanı
Maymuncukların bulunduğu bağ alanları çiçek tomurcuklarının ayrıldığı dönemden (yaklaşık olarak nisan ortalarından itibaren), tanelerin bezelye büyüklüğüne yaklaştığı döneme kadar gözlem altında tutulur. Özellikle bir yıl önce zararlının görüldüğü bağlarda belirtilen dönemde haftada iki kez yapılan incelemelerde, bağın dört köşesinden ve orta kısmından olmak üzere beş yerinden 5 asma (toplam 25 asma) seçilerek taze yaprak ve salkımlarda zarar belirtileri ile asma gövdelerinde kabuk altlarında, kök boğazı yakınındaki toprakta ergin aranır. Toplam 25 asmadan en az birinde, zararlı veya zarar belirtisi tespit edildiğinde mücadeleye başlanır. Bir kez ilaçlama yeterlidir.
Kullanılacak bitki koruma ürünleri ve dozları
Bakanlık tarafından yayınlanan “Bitki Koruma Ürünleri” kitabında tavsiye edilen bitki koruma ürünleri ve dozları kullanılır.
Kullanılacak alet ve makineler
İlaçlamada, sırt pülverizatörü (mekanik, otomatik, motorlu), hidrolik bahçe pülverizatörü veya motorlu bahçe pülverizatörü kullanılır.
İlaçlama tekniği
İlaçların uygulamasında asmanın tümüyle ilaçlanmasına ve iyi bir kaplama sağlanmasına özen gösterilmelidir. Ayrıca asmanın kök boğazı ve gövdesi de ilaçlanmalıdır.
UYGULAMANIN DEĞERLENDİRİLMESİ
Zararlı yoğunluğu yönünden benzer özelliklerdeki uygulama yapılmış ve uygulama yapılmamış bağlarda, tanelerin bezelye büyüklüğünü aldığı dönemde salkımlarda tane yükü oranları üzerinden karşılaştırma yapılarak değerlendirilir.