Zararlılar

TÜTÜNDE TÜTÜN BEYAZ SİNEĞİ (Bemisia tabaci Genn.)

TANIMI VE YAŞAYIŞI 

Tütün beyazsineği (Bemisia tabaci Genn.) erginlerinin boyu 1 mm kadardır. Genel görünüşleri beyazdır, yakından bakıldığında vücut açık sarı renkte görünür. Kanat ve vücut üzeri beyaz tozlu görünüşte bir mum tabakası ile kaplıdır. Antenleri 7 segmentlidir. Erkeklerde abdomen daha dar olup uca doğru sivridir. Gözler kırmızı renklidir. Kanatlar dinlenme halindeyken vücut üzerinde çatı şeklindedir. Yumurtanın boyu 0.25 mm kadardır. Yeni konulduğunda beyazdır, olgunlaştıkça koyulaşarak açılmaya yakın kahverengiye döner. Yumurta sapı ile yaprak yüzeyine dik olarak tutturulur. Yumurta bu sapçık yardımı ile gereksinimi olan suyu bitki hücresinden alarak hava nemine bağlı kalmaksızın gelişmesini devam ettirebilmektedir. Yumurtadan yeni çıkan larva hareketli ve oval şekillidir. Üç çift bacağı olan larvanın rengi soluk sarıdır. Larva hortumunu yaprak dokusuna sokarak yaklaşık 8 saatte kendisini sabitleştirerek hareketsiz duruma geçer ve üzerini mum tabakası ile kaplar. Bu dönemde larvanın bacak ve antenleri kaybolur ve kabuklu bit görünüşünü alır. Larva 4 dönem geçirir. Son dönem larva yaklaşık 0.8 mm boyunda yeşil-sarı renkli olup şişkinleşir ve çıplak gözle görülebilir. Dördüncü dönem larva pupa olarak isimlendirilir. Larva üçüncü dönemin sonlarına doğru, sırtı hafifçe yükselerek ve rengi koyulaşarak pupa dönemine girer. Pupa oval şekilde, soluk sarı renkli ve üzerinde 12-14 adet iyi gelişmiş diken şeklinde çıkıntı bulunur. Pupanın boyu yaklaşık 0.7 mm’dir. Pupa döneminde erginin kırmızı renkli gözleri belirgin bir şekilde dıştan görünür. Pupa döneminde beslenme yoktur. Pupa gelişimini tamamlayınca pupa kabuğunun dorsali T şeklinde yırtılarak ergin çıkar. Pupadan çıkan ergin ilk olarak sebzelerde görülerek, mayıstan itibaren de pamuğa geçer. Ergin yazın 1–8 saat sonra, kışın ise 2–3 gün sonra çiftleşir. Bir dişi birkaç kere çiftleşebilir. Çiftleştikten 2–4 gün sonra yumurta bırakmaya başlar. Erginler yumurta koymak için taze yaprakları tercih ederler ve genellikle yaprakların alt yüzüne tek tek bırakır. Yumurtalar yan yana bırakıldığında veya yoğun olduğunda kümelenmiş yada gruplar halinde bırakılmış gibi görülebilir. Bir dişi 300 kadar yumurta bırakabilir. Yumurta koymak için en uygun sıcaklık 26–27°C ve %60’ın üzerindeki orantılı nem koşullarıdır. Sıcaklık 14°C’nin altına düştüğünde yumurta bırakma, 10°C’nin altında ise ergin faaliyetleri yavaşlar veya durur. Yumurtalar 30°C sıcaklıkta 4 günde, 25°C’de 6 günde açılır. Larva dönemi pupa dönemi dâhil, yazın 10–11 gün kadar sürer. Zararlı yazın iki haftada bir olmak üzere yılda 9–10 döl verebilir. Erginler yazın 1-2 hafta kadar yaşar, ancak kış aylarında bu süre 2 aya kadar çıkabilir. Popülâsyonda erkeklerin oranı yaklaşık %26’dır Erginler pamuk bitkisinin daha taze olan üst yapraklarını tercih eder. Bu nedenle uç yapraklarda ergin, yumurta ve larvaların ilk dönemleri daha yoğundur. Ancak çok yoğun popülâsyonlarda alt yapraklarda da görülebilir. Erginler de yaprakların altında beslenir. Akdeniz Bölgesi’nde beyazsinek üremesine devam ederek kışı geçirir. Bu nedenle konukçularında zararlının bütün biyolojik dönemleri bulunur. Sonbaharda pamuktan ve diğer yazlık kültür bitkilerinden yabani floraya, ilkbaharda da yabani floradan kültür bitkilerine geçerler. Kış boyunca en önemli yabani konukçuları olan böğürtlen (Rubus fructicosus L.) ve laden otu (Cistus villosus ve C. salviaefolius L.) türlerinde beslenmelerine ve çoğalmalarına devam ederler. Sonbaharda pamuk bitkisinin vejetatif gelişmesi yavaşladıktan veya bitkinin yaprakları kartlaşıp döküldükten sonra erginler daha taze olan diğer kültür bitkilerine, yabancı otlara veya yapraklarını dökmeyen çalı formundaki bitkilere geçerek yumurta bırakırlar. Bu bitkilere bırakılan yumurtalardan oluşan larvalardan kışın ve erken ilkbaharda erginler çıkar. Erginler bu dönemde bulunan yabani ve kültür bitkisi konukçularında beslenip çoğalarak döl verirler. Bu şekilde zararlının popülâsyonu, mart sonu veya nisanda artar. İlk olarak sebzelere, daha sonra da pamuğa geçer. Pamuğa geçtiği andan itibaren çoğalmaya başlar. Popülâsyon en yüksek düzeye genellikle, temmuzun son yarısı ile ağustosun ilk yarısı arasında ulaşır. Yılda 9-10 döl verir. Beyazsinek pamuk tarımı yapılan bölgelerden Akdeniz Bölgesi’nde yaygın ve yoğun olarak, Ege Bölgesi’nde ise lokal olarak bulunur. Akdeniz Bölgesi’nde iklimin elverişli olması yanında konukçularının bolluğu ve yıl içindeki dağılışlarının uygunluğu beyazsineğin yukarıda açıklanan yaşam biçimine olanak vermektedir. 

ZARAR ŞEKLİ, EKONOMİK ÖNEMİ VE YAYILIŞI 

Hem ergini hem de larvası bitki özsuyunu emerek beslenir ve bitkinin zayıflamasına neden olur. Zayıflayan bitkinin gelişmesi yavaşlar. Zararlı yoğun olduğunda bitkinin gelişmesi durur. Gelişmesi duran veya yavaşlayan bitkinin koza tutma kapasitesi düşer, tutulan kozaların da gelişmesi tam olmadığından ağırlıkları azalır ve verim düşer. Özellikle bu dönemdeki zararı önemlidir. Erginler ve larvalar yapışkan tatlı madde salgılarlar. Zararlı yoğun olduğunda tatlı madde, alt ve orta yapraklarda daha çok olmak üzere, bitkinin her yerini kaplar. Bu tatlı madde üzerine yapışan funguslar nedeniyle fumajin oluşur ve bitki siyah görünür. Yapraklar üzerindeki yapışkan ve siyah madde yağış ve çiğ vasıtasıyla kütlüye bulaşır ve bu durum lifin kalitesini düşürerek bazı teknolojik özelliklerinin bozulmasına neden olur. Tatlı madde bitkinin stomalarını kapatır, solunum ve fizyolojisini etkiler. Yapışkan maddenin kütlüye bulaşması çırçır randımanını düşürür. Üründe meydana getirdiği kayıp zararlının yoğunluğuna ve yoğunluk kazandığı döneme bağlı olarak %67’ye kadar çıkabilmektedir. Ülkemizde pamuk ekimi yapılan bütün alanlarında görülmektedir. 

KONUKÇULARI 

Konukçusu olarak, pamuk, patates, kabak, hıyar, kavun, karpuz, domates, biber, patlıcan, gülhatmi, bamya, fasulye, susam, ayçiçeği, soya, yerfıstığı, tütün, gül, maklora (Maclura pomifera), kasımpatı, yonca, maydanoz, trabzon hurması, kayısı, leylak gibi kültür ve süs bitkileri ile 23 yabancı ot türü saptanmıştır. 

DOĞAL DÜŞMANLARI VE ETKİNLİKLERİ 

Predatörleri: Chrysoperla carnea (Steph.) (Neur.:Chrysopidae) Nabis pseudoferus Rm. (Hem.: Nabidae) Deraeocoris spp. (Hem.: Miridae) Campylomma diversicornis Reut. (Hem.: Miridae) Orius spp. (Hem.: Antocoridae) Geocoris spp. (Hem.: Lygaeidae) Exochomus flavipes Thonbg. (Col.: Coccinellidae) Parazitoitleri: Erotmocerus mundus Mercet (Hym.: Aphelinidae) Encarsia sp. (Hym.: Aphelinidae) Prospaltella aspiticola M. (Hym.: Aphelinidae) 

MÜCADELESİ 

Kültürel Önlemler 

– Hasadın erken bitirilmesine önem verilmeli, hasattan sonra sap kesimi ve sürüm yapılarak tarlalar temizlenmelidir.

– Zararlıya karşı dayanıklı ve erken olgunlaşan pamuk çeşitleri tercih edilmelidir.

– Zararlının üreme gücünü arttırdığından gereğinden fazla azotlu gübre kullanılmamalı ve aşırı sulama yapılmamalıdır.

– İleri dönemlerde iyi havalanma sağlanmak için bitkiler sık bırakılmamalıdır.

– Özellikle kavun, karpuz gibi konukçusu olan sebzelerin pamuk tarlaları ile iç içe olmamasına özen gösterilmelidir. Bu tür ekimlerde hasat tamamlandıktan sonra tarlada kalan bu bitkiler beyazsineğin devamlı enfeksiyon kaynağı olacağı için sürülerek veya toplanıp yakılarak yok edilmelidir. – Başta turunçgil bahçeleri olmak üzere kışın beyazsineğin çoğalmasına olanak sağlayan yabancı otlar bahçe içlerinde bulunmaktadır. Bu nedenle uygun zaman ve dönemlerde diskaro ve goble tırmık ile toprak işlenmesi yapılarak yabancı ot kontrolü sağlanmalıdır.

– Tuzak bitki olarak soya fasulyesinin kullanılması zararlı ile mücadelede oldukça etkili olmaktadır. 

Biyolojik Mücadele 

Etkili bir biyolojik mücadele yöntemi bulunmamaktadır. Ancak doğal düşmanların korunması ve etkinliklerinin arttırılması beyazsinek ile mücadelede başarıyı arttıracak ve zararlı popülâsyonunun baskı altında tutabilecek en önemli noktalardan biridir. Bu nedenle zararlıya karşı kimyasal mücadele gerektiğinde, geniş spektrumlu kimyasallar yerine, doğal düşmanlara karşı etkisi düşük olan preparatlar seçilmelidir. 

Kimyasal Mücadele 

İlaçlama zamanı 

Taraklanma başlangıcına kadar ‘‘larva+pupa’’ sayımı için 50 dekarlık pamuk alanı bir ünite kabul edilir. Tesadüfen seçilen 50 bitkinin 1 alt ve 1 üst yapraklarında olmak üzere toplam 100 yaprakta sayım yapılır. Taraklanma başlangıcından sonraki larva+pupa sayımı için ise seçilen her sayım ünitesinde 10-15 adımda bir bitki olmak üzere toplam 20 bitki alınır. Her bitkiden 1 üst, 1 orta ve 1 alt yaprak olmak üzere toplam 60 yaprağın tüm yüzeyinde sayım yapılır. Ergin sayımları için zararlının daha az hareketli ve uyuşuk olduğu sabahın erken saatleri tercih edilmelidir. Sayım sırasında yapraklar koparılmadan yavaşça çevrilir. Taraklanma başlangıcına kadar her bitkiden bir yaprakta, taraklanma başlangıcından sonra ise her bitkinin üst yarısından tepe kısmına ve orta bölümüne yakın iki yaprakta olmak üzere toplam 100 yaprakta sayım yapılır. Sayımın sonunda yaprak başına ergin sayısı saptanır. Beyazsinek yoğunluğu dikkate alındığında yaprak başına 10 larva+pupa bulunduğunda mücadeleye başlanmalıdır. İlaç seçiminde yararlı türlerin korunması açısından böcek gelişim düzenleyicisi veya böcek gelişim engelleyicisi grubu ilaçlara öncelik verilmelidir. 

Kullanılacak bitki koruma ürünleri ve dozları 

Bakanlık tarafından yayınlanan “Bitki Koruma Ürünleri” kitabında tavsiye edilen bitki koruma ürünleri ve dozları kullanılır. 

Kullanılacak alet ve makineler 

Vejetatif aksam ilaçlamaları için, hidrolik tarla pülverizatörü, sırt pülverizatörü (mekanik, otomatik, motorlu) veya sırt atomizörü kullanılır. 

İlaçlama tekniği 

Yeşil aksam ilaçlamalarında ilaçlama, çiğ kalktıktan sonra, rüzgârsız ve günün serin saatlerinde yapılmalıdır. İlaçlamalar sırasında yaprak altı memelerinin kullanılmasına dikkat edilmelidir. 



İlaç Önerileri