TANIMI VE YAŞAYIŞI
Tahıl kist nematodları bir grup olarak değerlendirilmektedir.
Bu grup içinde yer alan nematodların en önemlileri H.avenae (Wollenweber),
H.filipjevi (Madzhidov), H.mani Mathews, H.bifenestra Cooper, H.iri Mathews,
H.hordecalis Andersson ve H.latipons Franklin’dur. Bu nematodlar morfolojik
olarak birbirlerine çok benzemektedir. Ülkemizde tespit edilen türler H.
avenae, H. latipons ve H. filipjevi’dir. Kist formundaki diğer nematodlar gibi
Tahıl kistnematodu (H.avenae) da bitkinin köklerinde oluşturduğu beyaz
kistlerle tanınabilmektedir. Dişiler genellikle tipik limon şeklinde ve 0.55–
0.75 mm genişliğindedir. Erkekler iplik şeklinde ve ortalama 1.0–1.4 mm uzunluğundadır.
Toprağa dökülen kistlerden çıkan ikinci dönem larvalar bitki gelişiminin erken
evresinde bitki kökünü enfekte eder. Beslenmeye devam eden larvalar ergin hale
geçip çiftleşirler. Enfekteli köklerde beyaz kist şeklindeki dişiler; boyun kısmı
kök dokusu içine girmiş, vücutları kök dışında asılı olarak görülebilir. Dişi
öldükten sonra vücut duvarı sertleşir ve koyulaşır; dış şartlara dayanıklı,
kahverengi bir kist halini alarak yumurta ve larvaları korur. Yumurtalar kistin
içinde çok uzun yıllar toprakta canlı olarak kalabilirler. Yumurtadan çıkış
genellikle hububat ekiminden 3.5 ay sonrasına rastlar. Tahıl kist nematodu yılda
1 döl verir ve yazlık ekimlerde larvanın köke girişinden 9–14 hafta sonra hayat
dönemini tamamlar. Kışlık ekimlerde köke giren ikinci dönem larvalar beslenemez
ve gelişmelerini devam ettiremezler. İlkbaharda havaların ısınmasıyla ergin
hale geçerler. Bu nedenle kışlık ekimlerde, nematodun hayat çemberini tamamlama
süresi biraz daha uzamaktadır. Orta Anadolu’da ekim ayında ekilen hububat
bitkisi köklerindeki beyaz kistler, mayıs ayında görülebilmektedir. Bu süreç
genellikle süt ve sarı olum dönemlerine rastlamaktadır. Hububat bitkisinin
köklerinde beslenerek gelişmelerini tamamlayan beyaz renkli kistler, olgunlaştıklarında
sarımsı kahverengileşerek toprağa dökülürler
ZARAR ŞEKLİ, EKONOMİK ÖNEMİ VE YAYILIŞI
Dişilerin beslenmesi sonucu kök dokusunda
oluşan dev hücreler, bitkinin kökleriyle su ve besin alımını kısıtlar. Bulaşık
köklerde çatallanma, şişkinlik, kütleşme ve genellikle mayıs ayından itibaren
de kökler üzerinde beyaz kistler görülür. Bitkilerin toprak üstü aksamındaki
belirtiler tipik değildir. Yapraklarda özellikle azot ve fosfor gibi
elementlerin eksikliğine benzer renk açılmaları ile büyümede gerileme gözlenir.
Kistlerin tarladaki dağılımları homojen değildir. Bunun sonucu olarak lokal
başlangıç enfeksiyonları görülür. Topraktaki kist yoğunluğunun “10
yumurta+larva/g toprak” olması durumunda, hektar başına buğdayda ortalama 188
kg ve arpada 75 kg ürün kaybına neden olduğu saptanmıştır. Ülkemizde kışlık buğdayda
%35 oranında verim kaybına neden olduğu bulunmuştur. Avrupa’da yıllık 3 milyon
£, Avustralya’da yıllık 72 milyon AUS$ ürün kaybına neden olduğu
bildirilmiştir. Avustralya’daki zararı, nematoda dayanıklı çeşitlerle büyük
oranda azaltılmıştır. Yurdumuzda Ankara, Adana, Eskişehir, Konya ve Sivas
illerindeki hububat ekiliş alanlarında tespit edilmiştir. Orta Anadolu
bölgesinde tahıl alanlarının %79’unun kist nematodları ile bulaşık olduğu
bulunmuştur.
KONUKÇULARI
Tahıl kistnematodunun konukçuları Graminae
familyası bitkileriyle sınırlıdır. Buğday, yulaf ve arpa, çavdara nazaran daha
hassas konukçulardır. Hububat yetiştirilen birçok ülkede H.avenae’nin
patotipleri saptanmıştır. Bu patotipler morfolojik olarak ayırt edilememekte,
test bitkilerindeki çoğalma durumlarına göre ayrılmaktadır.
DOĞAL DÜŞMANLARI VE ETKİNLİKLERİ
Yurtdışında
Tahıl kist nematoduna karşı biyolojik mücadele ajanı olarak kullanılabilecek
Verticillium chlamydosporium Goddard, Nematophthora gynophila Kerry and Crump
ve Paecilomyces lilacinus (Thom) gibi bazı fungal parazitler saptanmıştır.
Bunun yanında ticari olarak üretilen Pasteuria penetrans (Thorne) Sayre and
Starr bakterisi biyolojik mücadelede kullanılabilmektedir. İngiltere’de doğal
olarak bulunan N.gynophila, bulaşık tarlalardaki Tahıl kist nematodunın
popülâsyonunu mücadeleye gerek kalmadan baskı altına alabilmektedir. Ancak
tek başına biyolojik mücadele yeterli olmamakta diğer yöntemlerle kombinasyonu
gerekmektedir.
MÜCADELESİ
Karantina Önlemleri
Kist
nematodları bulaştıktan sonra eradike edilmesi çok zor bir grup olduğundan,
karantina tedbirlerinin üzerinde önemle durulmalıdır. Bulaşık toprağın temiz
yerlere taşınmaması için gerekli önlemler alınmalıdır. Bulaşık alanların tespiti
amacıyla yapılacak sürveylerde; a) Bulaşık alanları belirlemek üzere hububatın
süt ve sarı olum dönemlerinde köklerde kist kontrolleri b) Bulaşık tarlalardaki
yoğunlukları belirlemek amacıyla hasat sonrası alınan toprak örneklerinde kist
ve bu kistlerden elde edilen yumurta ve larva sayımları yapılabilir. Yeşil
aksam dönemi kontrollerinde, tarlanın kenarından ortasına doğru 10-50 adım
yürünerek örnek alma ve sayım noktaları belirlenir. Bu duraklama noktalarında
tarlaların büyüklüğüne göre incelenecek bitki sayısı tesadüfen saptanır. Farklı
yönlerde olmak üzere 200 dekara kadar 20; daha büyük tarlalar için 60 sıra ve
her sıra üzerinde 50–100 hububat bitkisi incelenir. Bodurlaşma, çalılaşma ve sağlıksız
gelişme gözlenen bitkilerden en az 10 adet köklenerek bu bitkilerin üst
aksamları kesilmek suretiyle, kökleri laboratuvara getirilir ve stereomikroskop
altında beyaz kistler aranır. Yeşil aksam dönemi kontrollerinin yapılamadığı
durumlarda, hasat sonrası dönemde olgunlaşan kistler toprağa dökülmüş olduğundan,
toprak örnekleri aşağıdaki yönteme göre alınarak yetkili laboratuvarlara teşhis
için gönderilir. Toprak örneği, birim sahayı tamamen temsil edebilecek
nitelikte olmalıdır. Birim alan 0-10 da olarak kabul edilmektedir. Birim alanın
zikzak çizilerek 50 ayrı noktasından toprak sondası yardımı ile 0–10 cm toprak
derinliğinden örnekler alınır. Her bir örneğin alındığı noktalar arası mesafe
en fazla 15 m olmalıdır. Alınan toprak örnekleri paçal yapılarak 4–5 kg’ı ayrılır
ve torba içine konularak etiketlenir. Laboratuara getirilen örnekten 100 gr’lık
üç alt örnek ayrılarak kist elde edilir.
Kültürel Önlemler
– Konukçu bitkilerin mevcut olmaması durumunda
Tahıl kist nematodunun tarladaki yoğunluğu azaldığından; ekim nöbeti en etkili
mücadele yöntemi arasında yer almaktadır. Graminae dışındaki bitkilerle,
özellikle yemlik ve yemeklik baklagillerle yapılan 2–3 yıllık ekim nöbeti,
nematodun popülasyon yoğunluğunu düşürebilmektedir.
– Bu nematoda karşı bilinen
dayanıklı arpa çeşitleri, Abed Rex, Brage, Chevalier, Primus, Emir, Galleon,
Drost, Ortolan, C.I.8147, Nile, Atheinas;dayanıklı yulaf çeşitleri Avon,
Panema, Nelson Mulga ve Guyra; dayanıklı buğday çeşitleri Loros, Festiguay,
Katyil’dir.
– Erken ekimin bazı avantajları olmakla birlikte iklim koşullarının
erken tohum yatağı hazırlanmasına uygun olduğu durumlarda uygulanabilir.
Biyolojik Mücadele
Doğal düşmanlar bölümünde bahsedildiği gibi
kist ve yumurta paraziti funguslarla popülâsyon baskı altına alınabilmektedir.
Kimyasal Mücadele
Fümigant etkili bir ilaçla ekim öncesi toprak
ilaçlaması yapılabilir