Tanımı ve biyolojisi
Pamuklarda fide kök çürüklüğüne oldukça
geniş bir etmen grubu neden olmaktadır. Toprak kökenli funguslar olarak
adlandırılan bu etmenlerden biri veya birkaçı bir arada bulunarak bu hastalığı
meydana getirirler. Kışı toprakta veya topraktaki bitki artıklarında
geçirirler. Uygun çevresel koşullar oluştuğunda bitkileri enfekte ederler.
Pamuklarda fide kök çürüklüğüne oldukça
geniş bir etmen grubu neden olmaktadır. Toprak kökenli funguslar olarak
adlandırılan bu etmenlerden biri veya birkaçı bir arada bulunarak bu hastalığı
meydana getirirler.
Kışı toprakta veya topraktaki bitki
artıklarında geçirirler. Uygun çevresel koşullar oluştuğunda bitkileri enfekte
ederler. Hastalığın ilk belirtileri yeni oluşmuş kökte görülür.
Bu köklerin kabuk dokusu renk değiştirerek
yumuşamaya ve çürümeye başlar. Toprak yüzeyine çıkabilmiş hasta fidelerin
kökleri ve kök-boğazı kahverengileşir, incelir, bitki ayakta duramaz, devrilir
ve kurur.
Pamuk ekimi yapılan alanlarda sıklıkla
görülebilen hastalık, özellikle bulaşık ve nem tutan topraklarda yağışlı ve
serin giden ekim dönemlerinde tarlanın yeniden ekilmesini gerektirebilmektedir.
Bu durum tohum, ilaç ve toprak işleme
masraflarının artmasına ve geç ekimden dolayı ürün kaybına neden olarak büyük
ekonomik zararlar oluşturmaktadır.
Ancak hastalık daha çok kendisini tarlada
yer yer boşluklar şeklinde göstermektedir.
Mücadele yöntemleri
Kimyasal olmayan mücadele
- Çimlenme kapasitesi yüksek, sertifikalı
delinte tohumluk kullanılmalı
- Toprak sıcaklığı 18°C’ye ulaşmadan ekim
yapılmamalı
- Erken dönemde, soğuk ve ıslak topraklarda
ekim yapılması zorunlu görünü yorsa, drenajı iyi yapılmış tohum yataklarına
ekim yapılmalı
- Derin ekimden kaçınılmalı
- Toprağı kuru tutarak hastalık
etmenlerinin çoğalmasına engel olan özellikle hububat gibi bitkilerle ekim
nöbeti uygulanmalı.
- Toprağın kaymak bağlaması önlenmelidir.
- Tohum ilaçlaması yapıldıktan
sonra ekim yapılmalıdır.
Kimyasal mücadele