Fungusun
konidioforları, yaprakların alt yüzünde, dikotom dallı, renksiz ve kalın
zarlıdır. Uçlarında limon şeklinde, ince zarlı, renksiz ve 20–22x16–20 µm
boyutlarında konidiosporlar bulunur. Hastalık etmeni kışı, çürümüş bitki
artıklarında oospor halinde geçirir. İlkbaharda oosporların çimlenmesi ile
meydana gelen zoosporlar vasıtasıyla primer enfeksiyonlar başlar. Yapraklarda
sporangiumlar meydana geldikten sonra rüzgârla sağlam bitkilere taşınırlar.
Epidemi için elverişli koşullar; hava sıcaklığının 24°C ve orantılı nemin en az
%90 seviyesinde olmasıdır.
Zarar Şekli ve Belirtileri
İlkbaharda sıcaklık 15°C’yi
aştığında fidelerin yaprakları üzerinde siyah lekecikler halinde ilk belirtiler
görülür.
Böyle yaprakların alt yüzünde
fungusun konidiofor ve konidiosporlarından oluşan kirli beyaz renkte fungal bir
örtü vardır.
Hastalık, lahana fidelerinin ve
tarlada gelişmiş durumda olan bitkilerin özellikle alt yapraklarından başlamak
üzere kendini belli eder.
Zamanla bu lekeli kısımlar kurur ve
yaprağın ölümüne neden olur. Hastalık serada yetiştirilen fidelerde büyük
zararlara neden olabilir.
Fazla yağışlı yıllarda, orantılı
nemin yüksek olduğu, akarsu yatağı bulunan vadilerdeki, orman arazisi ve yüksek
yayla bölgelerindeki tarlalarda da önemli ölçüde verimin azalmasına yol açabilmektedir.
Konukçuları
Yabancı otlar dâhil bütün Lahanagiller familyası
bitkilerinde görülür.
Mücadele Yöntemleri
Kimyasal Olmayan Mücadele
Fidelikte sık ekim yapılmamalıdır.
Lahana fidelikleri havalandırılmalı, fazla ve sık sulamadan
kaçınılmalıdır.
Lahanalar, yeterli miktarda güneş alan yerlere dikilmelidir.
En az üç yıllık ekim nöbeti uygulanmalıdır.
Kimyasal Mücadele
İlaçlama zamanı
Fidelikte, fideciklerin toprak yüzüne çıkmasıyla, tarlada
ise ilk mildiyö lekelerinin çevrede görülmesiyle ilaçlamalara başlanır.